SANA GÜL BAHÇESİ VADETMEDİM ÖZET VE KİTAPTAN ALINTILAR

 


  Aslında uzun zaman oldu okuyalı ama hala bugün gibi aklımda minik Deborah'ın çırpınışları. Bazen birileri bizi duysun diye o kadar çok çırpınırız ki, beklediğimiz anlayışı bulamayınca boşlukta kayboluruz. Benim için tam olarak böyle bir kitaptı. Psikiyatri kliniğinde staj yaptığım, ara ara şizofreni derneğini ziyaret ettiğim sıralarda okumuştum sana gül bahçesi vadetmedim kitabını. Kitapları okuduğumuz dönemlerde çok önemlidir aslında, bu yüzden dönemsel ve mooduna göre kitap seçmek önemli kanımca. Kitabı okurken bir psikiyatristin söylediği şu sözü siz de hatırlayacaksınız '' hiçbir zaman bize gerçek hastalar gelmez, gerçek hastaların hasta ettikleri gelir.'' 

Sana gül bahçesi vadetmedim kitabının yazarından da bahsetmek istiyorum biraz, 1932 doğumlu Amerikalı yazar Joanne Greenberg genç yaşlarda bir akıl hastanesi deneyimi yaşamış, kitapta anlatılan hasta ve hastane koşullarını bu kadar  gerçekçi kılanda bu sanırım, ayrıca yazar uzun zaman Hannah Green takma adını kullanmıştır, yazılarında. Kitaplarında toplumu ve aile kuramını eleştiren, ruhsal ve fiziksel özellikleri açısından ezilen insanları, gittikçe yabancılaşan ve iletişimsizliğin doğurduğu olumsuz sonuçları işlemiştir.

Evet artık sana gül bahçesi vadetmedim kitabını aktarabilirim sizlere: Deborah üstün zekalı, yetenekli sanata ilgi duyan iki dünya arasında sıkışmış erken yaşta (16 yaşında ) şizofreni tanısı almış, baskıcı bir büyükbaba sevmek ve  acımak duygularını zaman zaman birbirine karıştıran anne- babasıyla yaşamaktadır. Deborah yaşadığı dünyaya ait hissetmediği için belki de hayalinde kurduğu Yr adlı ülkeye sığınmaktadır. Sığındığı Yr onun için kara bir delik haline gelmeye başlar ve hayalle gerçek arasında gidip gelmeler o kadar yorucu hale gelir ki artık dayanamayacağını hissedip intihara kalkışır. Anne babası Deborah'ın bu durumunu görmezden gelmeyi bırakıp onu psikiyatri kliniğine yatırma kararı alırlar. Bundan sonraki süreç Deborah'ın hastane ortamındaki arkadaşlıklarını ve Dr. Fried ile olan seanslarını konu alıyor. Psikiyatri hastanesinde ki arkadaşlıkları da yaşadığı sanrıları ve halüsinasyonlar kadar ilginçtir. İlerleyen sayfalarda  Dr. Fried'in minik Deby ile seanslarına katılıp ruhsal çözümlemelerine ortak oluyorsunuz. İyileşmek, normal bir insan olmak için çaba sarf ettiğinde normallik kavramını sorgularken buluyorsunuz kendinizi. Dr. Fried hiçbir zaman Deborah'a tam bir iyileşme vadetmemiştir ama Deborah'a gerçek dünyada yaşama becerisi kazandırmıştır. bunu satırlarda ve satır aralarında görmek mümkün. Sana gül bahçesi vadetmedim kitabından birkaç alıntı ile devam edelim.

''Bütün hasta insanlar denetleyemedikleri güçlerinden nasılda korkuyorlar! Nedense, yalnızca insan olduklarına, yalnızca insan boyutunda bir öfke duyduklarına bir türlü inanamıyorlar.'' (sayfa 50)

''Sana hiçbir zaman gül bahçesi vadetmedim ben. Hiçbir zaman kusursuz bir adalet vadetmedim ve hiçbir zaman huzur yada mutluluk vadetmedim. Sana ancak bütün bunlarla savaşma özgürlüğüne kavuşmanda yardımcı olabilirim. Sana sunduğum tek gerçeklik savaşım ve sağlıklı olmak, gücün yettiği kadarıyla bu savaşımı kabul edip etmemekte özgür olmak demektir. Ben yalan vadetmedim hiç, kusursuz, güllük gülistanlık bir dünya masalı koca bir yalan.''(sayfa 113) 

''-Siz hasta olduğumu kabul ettiğiniz anda, sandığımdan daha normal olduğumu kanıtlamıştınız bana. Biliyorsunuz, kişi ne kadar normalse o kadar güçlü olur.

-Pek anlayamadım?

-Ben bütün o yıllar boyunca ne kadar hasta olduğumu biliyordum ama benden başka kimse kabul etmiyordu.'' (sayfa 158)

Bir hayatın daha son satırlarına geldik sevgili okur. Normal olmak, kabul görmek hayatımızda derin yaraların oluşmasına sebep olabilir bazen, bu yüzden bugün kendimize on beş dakika verelim ve biraz kendimizi dinleyip anlamaya çalışalım. Sana gül bahçesi vadetmedim ile ilgili yorumlarınız ve farklı kitap önerileriniz bize de yeni pencereler açabilir. Neye, nerede ve nasıl vesile olacağımızı asla bilemeyiz. Kendinizi dinlemeniz ve ruhunuzla ilişkinizi kaybetmemeniz dileğiyle, HOŞÇA KALIN :)😇


Yorumlar

  1. kaleminize sağlık çok güzel anlatmışsınız okuma listeme aldım.

    YanıtlaSil
  2. Teşekkür ederim daha güzel kitaplarda buluşmak dileğiyle :)

    YanıtlaSil
  3. Çok güzel yazmışsınız, ben de listeme ekledim :)

    YanıtlaSil
  4. Teşekkür ederim, keyifle okumanız dileğiyle 🤗

    YanıtlaSil
  5. kaleminize sağlık... beni çok etkileyen kitaplardan biridir.

    YanıtlaSil
  6. Teşekkür ederim, benim de severek okuduğum bir kitap oldu :)

    YanıtlaSil
  7. hepsini tek tek okudum, yazmaya devam edin lütfen :)

    YanıtlaSil
  8. bir hocamın önerisiyle kitaba başladım. Kitabın bu kadar güzel,bu kadar samimi ve gerçekliğe bağlı olacağını hiç düşünmemiştim. Bu kitap öylesine beni içine çekti ki orada ki Deborah ile bütünleştim adeta. Yazar kitapta çok güzel yerlere deyiniyor. Siz de fark ettiyseniz eğer özellikle bir çocuğa söylenen yalanın ne denli yıkımlar getirebileceğini belirtiyor yazılarında. Çocuklara nasıl davranılması gerektiğini dolaylı yoldan anlatıyor. Her insanın okuması gerektiği bir kitap. Her açıdan derinlere hitap ediyor yazar. Bir alıntıyla noktalayım;" Dünya dikensiz gül bahçesi değildir"

    YanıtlaSil
  9. Yaşarken en çok masumlar zarar görüyor ve büyüklerde bir zamanlar çocuk olduklarını unutuyorlar.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder