SON NEFES HAVAYA KARIŞMADAN KİTAP ANALİZİ VE ÖZETİ



 


  2016 yılının en iyi anı-otobiyografi kıtabı son nefes havaya karışmadan Paul Kalanithi'nin yarım kalmış otobiyografi romanıdır. Paul Kalanithi yaşadığı 36 yıllık yaşamına birçok başarı sığdırmış Amerikalı sinir cerrahıdır. Hayatının ve mesleğinin en güzel yıllarında olan birçok ölümcül hastalığı tedavi eden ancak vücudunu sinsice saran akciğer kanserini son evrede (4. evre) sırt ağrıları ve zayıflamasıyla kuşkulanıp yaptırdığı testlerle öğrenir. 22 aylık savaşı 37 yaşında (2015) kaybeder. ardında onu çok seven bir eş, bir evlat ve bu ders niteliğinde ki kitabı bırakır. 

  Son nefes havaya karışmadan Paul Kalanithi'nin kanser ve ölümle yüzleşmesini anlatır. Son ana kadar bunu bir doktor ve hasta gözlemiyle anlatır. Bazen kendi hastalığına o kadar dışardan bakar ki bir insanın yüreğini bu kadar açıp ölümü beklemesi insana korkunç görünebilir. Eline aldığı testlerde durumun ne kadar vahim göründüğünü bilir ama umut beslemekten de korkmaz. Hastalığının son anına kadar hastalarıyla ilgilenir ve buna dair gözlemlerine de yer verir kitapta. Paul Kalanithi son nefes havaya karışmadan kitabında okurun ölüm ve hayat arasındaki ince çizgide gezinmesini sağlıyor. Ayrıca yaşadığımız her ana anlam katmanın kıymetini bilerek yaşamanın altını çiziyor. 

  Son nefes havaya karışmadan kitabından derlediğim birkaç alıntıyla devam edelim:

''Hastane yatağında yan yana yatıyorduk, Lucy önündeki yazılı bir metinden okur gibi usulca sordu, ''Sence hiçbir ihtimal yok mu? Başka bir şey olamaz mı?'' ''Hayır'' (sayfa 22)

''Ölüm varsa hayatın anlamı ne diye soranlar, 

Her nefesle günden güne havaya karışanlar!

Meçhuldür sizden sonrakiler, unutuldu hep öncekiler:

Ruhlar baki olsa da zamana yenik düşer fani bedenler

Ey okur; Öyleyse, zamanın hakkını ver, hala vaktin varken

Ne diye ölümü kovalarsın, henüz hayattayken'' (ilk sayfalarda)

''Bazen omuzlarınızda ki yükün ağırlığı elle dokunabileceğiniz kadar görünür oluyordu. Yaşadığınız stres ve yorgunluk sanki soluduğunuz havanın bir parçasıydı. Bazı günlerde ise, tıpkı sıcak nemli bir hava gibi, bütün boğuculuğuyla üzerine çöküyordu. Bazen hastanede olmak, sonu gelmeyen bunaltıcı bir muson yazında kapana kısılmaktan farksızdı. Terden sırılsıklamken, üzerinize hasta yakınlarının gözyaşı yağmurları yağardı.'' ( sayfa 81)

''Ölüm herkes içindir. Yaşayan, nefes alan, büyüyüp gelişen her canlının, her metabolizmanın kaderidir. İnsanların çoğu pasif, edilgen bir ölüm anlayışıyla yaşar hayatı. (sayfa 111) 

''Siz ne kadar mükemmel ya da hatasız olsanız da, hayat değildir. Ama önemli olan kartların hileli olduğunu ve kaybedeceğinizi bile bile oynamaya devam etmektir.'' (sayfa 111)

  Eşi Lucy '' Paul hayatının büyük bir bölümünde ölümü sorgulamış, vakti geldiğinde onu metanetle karşılayabilir miyim, diye merak etmişti. Cevap ''evetti''. Paul öldükten sonra derin bir boşluk ve kederden başka hiçbir şey hissedemem sanmıştım. İnsanın kaybettiği birini aynı şekilde sevmeye devam edebileceğini, insanın içini parçalayan o müthiş acıya rağmen böylesine büyük bir sevgi hissedebileceği aklıma gelmezdi. Paul artık yok ve ben onu neredeyse her gün özlüyorum.'' Kitap eşinin yazdığı bu son satırlarla bitiyor. Bu satırları okurken Paul'un ''hayat bir gündür, o da bu gündür.'' sözünü anımsadım. Evet sevgili okur seviyorum diyebileceğiniz yanınızda, yörenizde kim varsa bu güzel cümleyi ondanda kendinizden de esirgemeyin. Son nefes havaya karışınca, kurulmamış bütün güzel cümleler geçmeyen keşkelere sebep oluyor. Keşkelerinizin az, pişmanlıklarınızın geçmesi temennisiyle. 

  Son nefes havaya karışmadan kitabının sonuna gelmişken, Paul'un sorduğu ''Hayatı yaşamaya değecek kadar anlamlı kılan nedir?'' sorusuna sizlerin de cevap bulmasını ve yaşamınıza anlam katmanızı dilerim. Kitapla ilgili yorumlarınızı ve yazımla ilgili görüşlerinizi bekliyorum. Kendinizi dinlemeniz ve ruhunuzla ilişkinizi kaybetmemeniz dileğiyle, HOŞÇA KALIN :)😇

(NOT: Seni de unutmadık DEMİR KADIN( Neslican Tay) huzurla uyu, sen nice güzel yüreğe umut oldun.)



Yorumlar

  1. Çok etkileyici bir kitaba benziyor, elinize sağlık çok güzel anlatmışsınız:)

    YanıtlaSil
  2. Elinize sağlık güzel inceleme, içim parçalandı.

    YanıtlaSil
  3. okunması gereken bir kitap gibi duruyor kaleminize sağlık.

    YanıtlaSil
  4. Severek okuduğum bir kitaptı, teşekkür ederim:)

    YanıtlaSil
  5. ''Hayatı yaşamaya değecek kadar anlamlı kılan nedir?'' düşüncesine verebileceğim cevap: Umutla yaşarken, birilerinin hayatında umut kaynağı olabilmek...
    Yaşadıkça öğrendim ki, bunun tadında yaşanabilir oluyor hayat :)
    Veee... Çok teşekkürler incelemeniz için. Okuma listemde olan bu kitabın siparişini öne çekme vakti gelmiş de geçiyor 🤗

    YanıtlaSil
  6. Teşekkür ederim. "Bir mum başka bir mumu aydınlatmakla ışığından bir şey kaybetmez." Umudunuzun bol olması dileğiyle.😊

    YanıtlaSil

Yorum Gönder